AKP’Yİ İKTİDARA SOL GETİRİYOR

868

Yalçın Doğan: “Birleşik sol, AKP’yi geriletiyor. Bu tespiti tersinden okursak, AKP’nin muhtemel yeniden iktidarından sorumlu olan birleşmeye direnen sol”

Yalçın Doğan – Hürriyet (28.02.2007)

AKP’yi iktidara sol getiriyor

BAŞLIĞI yanlış okumuyorsunuz.

AKP’yi iktidara sol getiriyor.

Sol, AKP’yi iktidara getiriyor.

İktidara AKP’yi sol getiriyor.

Ayna anlama gelen cümleler. Arka arkaya ve tekrar ve tekrar vurgulamak gerek. Sol varken, iktidar olmak için AKP’nin başka bir şeye ihtiyacı yok.

Bu Türkiye’ye çıkan ağır fatura. Türkiye’ye yapılan kötülük. Son elli yılın iç politikada en büyük sorumluluğu. Son elli yılda, sol, bir sağ partiye hiç bir zaman böyle bir şans tanımıyor.

Bu şansın nedeni, soldaki dağınıklık, parçalanmışlık.

Sol parçalı kaldıkça, AKP elini, kollunu sallaya sallaya iktidar.

SORUMLU BAYKAL

Oysa, eğer sol bir araya gelse, AKP’nin iktidar şansı yok. AKP şanslı, çünkü sol dağınık. Solun dağınıklığı AKP’ye yarıyor.

AKP, küçük ama birleşmiş azınlığın, parçalı çoğunluğa karşı iktidarı. Birleşmiş azınlık iktidarda, parçalı çoğunluk muhalefette. Parçalı olduğu için, muhalefette. Aynı anlama gelen bu cümleleri arka arkaya ve tekrar ve tekrar vurgulamak gerek.

Burada en büyük sorumluluk CHP’de. Kurum olarak CHP ile genel başkan olarakDeniz Baykal’ı birbirinden ayırırsak, en büyük sorumluluk Baykal’da.

Çünkü, solun bir araya gelmesini Baykal engelliyor.

Tıpkı, Tayyip Erdoğan’a Başbakanlık yolunu açmış olduğu gibi. Eğer, parçalı durum devam ederse, bu yıl yapılacak seçimlerde, AKP’yi iktidara taşıyan yine Baykal olacak.

DÖRT YILIN BİLANÇOSU

Baykal dört yıllık muhalefet bilançosuna bakalım.

1-Siirt seçimlerinin yenilenmesinde AKP yanında yer alıyor ve Erdoğan Meclis’e giriyor. Yani, Erdoğan’ı Başbakan yapan Baykal.

2-Muhalefet stratejisini AKP parçalanacak, ben iktidar olacağım, tezine oturtuyor. Resimde görüldüğü gibi, AKP hala ayakta ve sapasağlam.

3-Bir yıldır muhalefet etmek bu kez, erken seçim feryatlarına dönüşüyor. O da, olmuyor.

4-Arada, TBMM’de partilere mali yardım konusunda AKP ile işbirliği yapıyor. ANAP’ın Meclis başkan vekilliğini önlüyor. AKP, Meclis’te Baykal’dan memnun. Zaten her yerde memnun. Bunu AKP’liler açıkça söylüyor.

5-Şimdi sıra Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığında. Bu çizgisiyle Baykal, bunu da başarabilir ve Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı yapar. Bunu söyleyenler yine AKP’lilerden başkası değil.

ÖNÜMÜZE BAKALIM

Her futbol maçından sonra, yenilen takım oyuncuları aynı sözü söylüyor:

“Stres altındaydık, kötü oynadık. Biz şimdi önümüze bakıyoruz”.

Sol da stres altında, çünkü kötü oynuyor, çünkü dağınık. Dört yıllık vahim bilançoyu unutup, şimdi biz de önümüze bakarsak, tablo çok net. Sol parçalı durumdan kurtulmak, bir araya gelmek zorunda.

Aksi halde, ne arka, ne bakacak bir ön.

Yalçın Doğan – Hürriyet (27.02.2007)

Üç parti var koalisyon yok

GEÇMİŞTE yaptığı siyasi anketlerde yanılma payı en az olan bir araştırma kuruluşunun yöneticisiyle sohbet ediyorum. Herkesin favori gösterdiği A ya da B partisine karşı, farklı bulgularla ortaya çıkan bir araştırma şirketi.

Artı bir, eksi bir puan yanılma payı ile, en doğru tahmini yapan kuruluşun yöneticisi. Pek çok tahmin çuvallarken, onun tahminleri son yirmi yıldır seçim sonuçlarıyla birebir örtüşüyor.

Özel sohbetimizde, bu yıl yapılacak genel seçimle ilgili kendi yaptığı son birkaç anketin özetini anlatıyor. Anketlerin sonucundan hareketle, söylediği en çarpıcı cümlelerden biri şu:

“AKP almış başını gidiyor, bu yıl yapılacak seçimlerde AKP yine tek başına iktidar görünüyor, koalisyon yok”.

En başta sosyal demokratlara büyük alarm.

36-37 İLE 13-14

AKP nasıl yeniden tek başına iktidar? Anlatıyor.

2002 seçimlerinde AKP’nin oyu yüzde 26. Ama, barajı iki parti geçtiği için, geçerli oyların yüzde 34’ünü almış gibi görünüyor.

Önümüzdeki seçimde, AKP’nin oy oranı yüzde 30 dolayında, ama geçerli oylarda yüzde 36-37’yi zorluyor. Bu da, tek başına iktidar anlamına geliyor.

Ya diğer partilerin oy oranı? Yöneticiye göre:

“CHP’nin oyları 19’lardan 13-14’lere düşüyor.”

Baykal, CHP’nin aşağı düşmesinden kaygı duyuyor olabilir. O kaygıyla, kendi başarısızlığını iş dünyası ile medyaya yükleme çabasında. Kaçışın son fotoğrafı.

MHP İŞTE ANCAK

Meclis’e girmesi beklenen üçüncü parti MHP.

Ancak, MHP öyle sunulduğu gibi, ahım şahım patlama yapmış değil. Yüzde 12 dolayında. Birileri MHP’yi olduğundan daha fazla pompalıyor. Şimdilik bu oranda.

Herkesin atılım beklediği DYP henüz ses vermiyor. DYP barajın altında görünüyor. Bu haliyle de, geçmesi için, epey çabalaması gerek.

ANAP ise, sizlere ömür.

DSP’nin de barajı geçmesi için, mucize bile yetersiz.

En ilginç bulgulardan biri, Kürtlerin Partisi olarak bilinen DTP yüzde birbuçuklarda. DTP’ye Kürtler bile oy vermiyor.

CHP+DSP+SHP

Yukardaki oranlar ancak tek bir biçimde değişiyor.

Sol birleşirse, bu oranlar allak bullak.

CHP, DSP ve SHP birleştiğinde, bu üç partinin şu an aldığı oy toplamı geride kalıyor.Birleşik sol, üç partinin şu an aldığı oy toplamını çoktan aşıyor. Örneğin, üç partinin toplamı şu anda yüzde 19-20 ise, birleştiğinde yüzde 30’u zorluyor. O zaman Türkiye’de bir başka rüzgar esiyor. Sandığa gitmeyenler ile kararsızlar sola yöneliyor.

Birleşik sol, AKP’yi geriletiyor.

Bu tespiti tersinden okursak, AKP’yi iktidara getiren solun dağınıklığı.

Ters okumayı sürdürürsek, AKP’nin muhtemel yeniden iktidarından sorumlu olan solun birleşmesine direnen sosyal demokratlar.

Birleşme, siyasal tabloyu değiştiriyor.

YUKARI ÇIKARSA

Burada kritik soru şu. Eğer, sol birleşmez ve Tayyip Erdoğan Çankaya’ya çıkarsa, AKP ne oluyor?

AKP sadece yüzde üç dolayında oy kaybediyor, ama yine tek başına iktidar.

Birleşmeye direnen bilumum sosyal demokratlara, lider geçinen bilumum sosyal demokrat liderlere duyurulur.

Anketse, işte anket.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.